top of page

Ofis Günlüğü-3 DUMA/01.01.2019

Yazarın fotoğrafı: Meryem ÖzarifoğluMeryem Özarifoğlu

Güncelleme tarihi: 24 Oca 2024

Aslında tam ofis günlüğü olmadı bu, uzun bir tatil, gece yarısı ve yatak kombinasyonlu günlük, günlük 3.


DUMA.Sırf buraya yazmak için araştırıp bulamayacağım kadar tuhaf bir dilde(Hint dolayları olsa gerek) "çita" demek.

İsmini verişim bunu öğrenmemle başlasa da sonradan "sessizlik meleği" anlamına da geldiğini öğrendiğim kelime, ad, isim.Herkesin Duman ya da Duba ile karıştırdığı, bizim aile fertleri dışında çok azların ismini doğru telaffuz ettiği ise kedi; Kedi'm. Sahibim aslında, o kadar özgür ruhlu bir varlığa benim demek yanlış olur. Zira arkadaşım "O kadar naifsin ki severken, sen onu değil o seni seviyor sandım bir an" demişti bir keresinde.

Ona Duma dedim çünkü çok güçlü bir hayatta kalma içgüdüsü vardı. Miniminnacık varlığıyla o, kimsesiz, cılız ama bir o kadar güçlü, insanlardan deli gibi korkan ama keşfetmeye hevesli küçük meraklı gözleri olan bir yavru kedi. Renkleri bile taşıdığı özellikler gibi çelişkili.

İlk başlarda korktum çünkü önceki deneyimimden biliyorum: yavru kediler kendi vücut ısısını koruyamaz, anneleri sayesinde sıcak kalabilirler. Ama her nasılsa Duma, hem vücut ısısını korumayı başarabilmiş, hem de beslenme konusunda çok hızlı, iştahlı ve kibirsizdi. Biz onu hayatta tutmadık; o önce hayata, sonra bize tutundu.

O kadar saygıyı hakeden bir yaşam enerjisi vardı ki, hayvanları pek sevmeyen annem bile onu çok sevdi.Yaklaşık 8 aydır her akşam eve geldiğimde beni karşılayan, yüzümü güldüren, ailemden daha çok vakit geçirdiğim ve bundan hiç gocunmadığım arkadaşım oldu benim.Kucağýmda uyumaya bayılması, oyunları abartması,beceriksiz halleri( miyavlamayı pek beceremez -aslında hiçbir şeyi-kucağıma zıplamayı bile pratik yoldan yapamaz) günün bütün stresini atmaya yeter zaten.

Hayvanların da insanlar gibi ayrı kişilik özellikleri olduğu düþüncesini savunurum. Bizimki şefkatli pıtırcık. Yemeğini diğer sokak kedileriyle paylaşır, hiç "bu alan benim" çatışmasına girmez mesela (dişi olmasının da etkisi olduğunu yadsıyamam) , hatta yavrulu bir anne kediye kendi mamasını yemeyip bebeklerini besleme imkanı sağladığına tanık olmuşluğum da var.

Diğer özelliklerine gelecek olursak tavuklu mama sevmez, özgürlüğüne çok düşkündür müdahale edilsin istemez sıkıştırmaya, tasmaya gelemez klostrofobiktir, beni görünce sakinleşir (ya da ben öyle zannetmek istiyorum)

Şimdi bu özelliklerin sahibi, o çok güçlü Dumacık, çok hasta.Adına Feline Panleukopenia dedikleri bir zımbırtıdanmış.Yani bizim pek güven vermeyen veteriner öyle dedi. Daha da güven vermeyeni %10 dedi. Kurtulma şansıymış.

Bu adada her isteyen her istediği şeyi olabildiği gibi, veteriner de olabiliyor sanırım. Duma yı tanısa %10 gibi komik bir yüzdelik kullanmazdı gerçi. O çok güçlüdür. Şimdilerde biraz yorgun. Ama güçlüdür. Yukarıda anlattım size.

İsminin hakkını verecektir.Hem eğer şayet hayvanlar aleminde de bir karma sistemi varsa, Duma çok iyidir. Çok iyi insanlar iyi şeyler yaşarsa çok iyi kediler de iyileşir. İyileşmelidir...Bu yazıyı o büyüyüp çocuklarıyla olunca birlikte okuyalım ve birbirimizin değerini bilelim diye yazıyorum.


Başka bir neden varsa da söylemem...


Güncelleme:

Duma, bu yazının ertesi günü (belki de ben bu satırları yazdığım sırada) ölmüştü. 1 yaşında.Düzova su deposu civarında yağmurlu gecede Meltem ile birlikte bir mezar hazırladık.

Orada uyuyor.


Not :

Dumadan sonra Zule ve Arthur isimli iki kedimiz ve kaybımız daha oldu. Kendimi korumaya almış olacağım ki çok üzülmüş olmama rağmen Duma'da hissettiğim şeyleri hissetmedim.Bebekliklerinden beri benimle olmalarına, ikisini de emzirmeme, beraber yaşamamıza rağmen söylerken kötü hissediyorum ama ona bağlandığım gibi bağlanamadım ikisine de.


16 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Cezailer

Rosenhan deneyi akıl sağlığı yerinde olmayan hastalara konulan tanıların ne kadar doğru olduğunu anlamaya yönelik psikiyatrik tanı...

Güneş Yerinde - tbt 23.12.2022

Güneş yerinde, ben yokum. Yerim denizden ördüğü taşlar gibi kalpsizlerin. Herşey ortada, apaçık. Ya da hep pus. Kafiye bile yapmaya...

Comments


Yazı: Blog2 Post

Abonelik Formu

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

05488225592

  • Facebook

©2021, Perks of being Waldo tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page