Mary Christmas!
Ofiste bir yeni yıl coşkusu, bende bir "çok mu gerekli?" hali. Gitgide bizimkilere benzemeye başladım. Gerekmedikçe evden çıkmıyor, çıktıysam da gerekmedikçe geri dönmüyorum. Her şey gereklilikler üzerine kurulu sanki hayatımda ya da belki abartıyorum, her yazı yazmaya oturduğumda etkisine girdiğim ruh halim yüzünden.
Peki ya istekler? En içimizden gelen, ama samimi ama samimiyetsiz , ha bencil ha biraz bencil. İsteklerimiz-isteklerim ne oldu sahiden?
Bu yıl yeni yıldan istediğim "istemek/isteyebilmek".
Tutkuyla, arzuyla bir şeyler isteyebilmek hayattan. Umutla.
Çok göze batmak değil niyetim, biraz olsa yeter.İsteyince hem kararlI da olur insan, istediğin herhangi bir şey yoksa karar vermek güç.
Yemek yesem mi acaba? Kremalı mantar çorbası mı?
Ve çorbam geldi. Ben hala karar veremişken ofistekileri bekletmemek adına verdiğim alelade karar. Kararsızlıklarımızın, seçim hakkı yitirilmiş emrivaki kararlara dönüştüğü tek konu yemek olsa keşke.
![](https://static.wixstatic.com/media/42b05b_4e0abf74e7e549d799e15b27c0fe9d11~mv2.png/v1/fill/w_640,h_640,al_c,q_90,enc_auto/42b05b_4e0abf74e7e549d799e15b27c0fe9d11~mv2.png)
Commentaires